ترجم تركي عربي حَسَن الْعِشْرَة
تركي
عربي
نتائج ذات صلة
- ... المزيد
-
şirket (n.)... المزيد
-
eşlik (n.)... المزيد
- ... المزيد
-
ondalık (n.)... المزيد
- ... المزيد
-
sokulgan (adj.)... المزيد
-
hoşsohbet (adj.)... المزيد
-
basamak (n.)... المزيد
-
hane (n.)... المزيد
-
hektar (n.)... المزيد
- ... المزيد
- ... المزيد
-
talihli (adj.)... المزيد
-
kısmetli (adj.)... المزيد
-
uslu (adj.)... المزيد
- ... المزيد
- ... المزيد
- ... المزيد
-
bezemek (v.)... المزيد
-
iyi (adj.)... المزيد
-
süslemek (v.)... المزيد
-
güzellik (n.)... المزيد
-
güzel (adj.)... المزيد
-
sarışın (adj.)... المزيد
-
şöhret (n.)... المزيد
-
ün (n.)... المزيد
-
iyilik (n.)... المزيد
-
çekicilik (n.)... المزيد
-
nazarlık (n.)... المزيد
أمثلة
-
Evet, yaklaşık on kez aradım..حسنٌ ، حاولتُ عشرة مرّات
-
- Tabii ya.اجعلهم عشرة - حسنٌ -
-
Burada kaç kişisiniz? Birkaç düzine. Tam olarak söylemek istemem.الآن، كم عددكم هنا؟ - حسنٌ، العشرات، أُفضل أن لا اقول بشكل دقيق -
-
Tamam, en az onun kadar iyi... ...bir düzine kızımız var.،حسنٌ ، لدينا عشرات الفتيات أمثالها هنا .إنّ لم يكنَّ أفضل
-
Tamam, en az onun kadar iyi... ...bir düzine kizimiz var.،حسنٌ ، لدينا عشرات الفتيات أمثالها هنا .إنّ لم يكنَّ أفضل
-
-Tamam mı? -Hayır. Ona mesaj attım.حسنٌ؟ - كلا، إنه عشرة لواحد، لقد راسلته سلفاً -
-
Kim iyilik getirirse, ona o (getirdigi)nin on kati vardir. Kim kötülük getirirse, sadece onun dengiyle cezalandirilir; onlar haksizliga ugratilmazlar.من جاء بالحسنة فله عشر أمثالها ومن جاء بالسيئة فلا يجزى إلا مثلها وهم لا يظلمون
-
10 dakika sonra oradayım. Ben gelene kadar da basına sızdırmayın.،حسنٌ , أمهلني عشرة دقائق .و أبقي الأمر بعيداً عن الأخبار حتى آتي
-
Tamam Clark, Lois be diğerlerini... ...bu yerden çıkartmam için 20 dakikaya ihtiyacım var.حسنٌ، سأحتاج لقرابة عشرين دقيقة لإخراج (كلارك) و(لويس) والبقية من ذلك الفيلم
-
Söyledim sana, Tyler Lockwood bu anlaşmanın bir parçası değil. Şimdi, 11 tane melez var..قلتُ لكَ (تايلر لاكوود) خارج الاتّفاق - .حسنٌ، لدينا إحدى عشر هجينًا الآن -